Yapay zekâ (AI), insan zekâsının bazı yönlerini taklit edebilen, bilgisayar sistemi ve algoritma oluşturma bilimi şeklinde tanımlanabilir. Yapay zekâ, öğrenme, problem çözme, karar verme gibi zihinsel işlevleri gerçekleştirebilir. Veri analizi, otomatik kontrol sistemleri, robotik, dil işleme gibi uygulama alanlarında görülür. Sağlık hizmetlerinden finansa, eğitimden otomotiv endüstrisine kadar pek çok alanda kullanılabilir. Bu yazıda, sürekli olarak insan hayatını kolaylaştırmak için yeni yollar geliştiren bu teknoloji hakkında bilgiler vereceğiz.
AI, insan zekâsını taklit etmek amacıyla bilgisayar sistemleri ve makineler tarafından gerçekleştirilen akıl yürütme süreçlerinin bir kolu olarak tanımlanabilir. AI, birçok alanda kullanılabilir. Örneğin, sağlık sektöründe hastalıkları teşhis etmeye yardımcı olarak tedavi planı oluşturmak için bu teknolojiden yararlanılabilir. Aynı zamanda tıbbi görüntülerdeki anormallikleri tespit ederek hastaların sağlık durumunu izlemek için verileri analiz edebilir. Kişiselleştirilmiş tıp uygulamalarında, hastaların genetik bilgilerini analiz ederek onlara özel tedavi yöntemleri önerebilir.
İşletmeler için de bazı faydalara sahiptir. Müşteri ilişkileri yönetimi (CRM) sistemleri; satış tahmini, pazarlama otomasyonu, müşteri hizmetleri gibi alanlarda AI kullanmak bu süreçleri iyileştirir. Ayrıca stok yönetimi ve talep tahmininde de kullanılabilir. Böylece işletmelerin verimli bir şekilde çalışabilmesine katkıda bulunur.
Otomotiv endüstrisinde sürücüsüz araç teknolojilerinin geliştirilmesinde de rol oynar. AI, araçların çevresini algılamak, trafik koşullarını tahmin etmek ve güvenli seyahat rotası oluşturmak için kullanılır. Otonom araçlar, bu teknoloji sayesinde trafikteki diğer araçlarla ve yayalarla etkileşimde bulunabilir.
Peki, çeşitli alanlara katkı sağlarken yapay zekâ eğitimde nasıl kullanılır? Günümüzde AI, eğitimde üç ana alanda rol oynayabilir: özelleştirilmiş öğrenme, verimlilik artışı ve erişilebilirlik.
AI, öğrencilerin bireysel ihtiyaçlarına ve öğrenme hızlarına göre uyarlanmış eğitim programları oluşturabilir. Öğrencilerin performansını analiz eden algoritmalar, zayıf yönlerini güçlendirerek güçlü yönleri daha da geliştirmek için kişiselleştirilmiş önerilerde bulunur. Böylece her öğrencinin kendi potansiyelini gerçekleştirmesine olanak tanır.
Öğretmenlerin zamanını ve kaynaklarını verimli kullanmalarına yardımcı olur. Otomatik derecelendirme sistemleri, öğretmenlerin sınav kâğıtlarını değerlendirme süresini azaltır. AI destekli eğitim platformları ise öğretmenlere, öğrencilerin ilerlemesini takip etmeleri ve müfredatı bu doğrultuda uyarlamaları konusunda yardımcı olur.
Ayrıca, özel ihtiyaçlara sahip öğrenciler için eğitimi erişilebilir hale getirebilir. Görme veya işitme kaybı olan öğrenciler için AI tabanlı araçlar, metinleri sesli okuma veya işaret diline çevirme gibi özellikler sağlar. Bu sayede tüm öğrencilerin eğitim materyallerine eşit erişimlerini sağlayarak kapsayıcı bir öğrenme ortamı oluşturulmasına katkıda bulunur.
Finans sektöründe AI, hem müşteri deneyimini iyileştirmek hem de işlem süreçlerini geliştirmek için kullanılır. Bunun bilinen örneklerinden biri, dijital asistanların finansal hizmetler alanında giderek yaygınlaşmasıdır.
Dijital asistan, müşterilerin sıkça sorduğu sorulara yanıt verebilir. Bu asistanlar, doğal dil işleme teknolojileri kullanarak müşteri hizmetleri temsilcilerinin yapabileceği birçok görevi üstlenir. Örneğin, bir müşteri hesap bakiyesini sormak istediğinde dijital asistan hızlıca yanıt verebilir veya bir fatura ödemesi yapmak istediğinde bu işlemi gerçekleştirebilir.
Ayrıca finansal piyasaları analiz ederek yatırım tavsiyeleri vermek için de kullanılır. Algoritmik ticaret, büyük veri setlerini analiz ederek piyasa trendlerini ve potansiyel yatırım fırsatlarını belirleyebilir. Böylelikle yatırımcıların bilinçli kararlar alarak risk yönetimi yapmalarına yardımcı olur.
Risk yönetimi, AI’ın finansal hizmetlerdeki başka bir uygulama alanıdır. Kredi skorlaması, dolandırıcılık tespiti gibi görevlerde kullanılarak bankaların ve finans kuruluşlarının riskleri etkin bir şekilde yönetmesine olanak tanır. Örneğin; AI tabanlı sistemler, müşteri davranışlarını analiz ederek alışılmadık işlemleri tespit edebilir ve dolandırıcılık şüphesi durumunda uyarı verebilir.
Vakıf Katılım Bankası A.Ş., Türkiye’de faaliyet gösteren bir katılım bankasıdır. Yayınladığı blog içeriklerindeki yorum ve tavsiyeler genel nitelikte olup yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi uygun değildir ve bu bilgiler yatırım tavsiyesi niteliğinde değildir. İşbu blog sayfası aracılığı ile sunulan bilgilere dayanarak alınan/alınacak yatırım kararlarının ve yapılan/yapılacak alım satım vb. işlemlerinden ve bu işlemlerin olası neticelerinden Vakıf Katılım Bankası AŞ herhangi bir surette sorumlu değildir, sorumlu tutulamaz.